warning: Creating default object from empty value in /home/icom/domains/ihya.com/public_html/saglik/modules/taxonomy/taxonomy.pages.inc on line 33.

Kalın Bağırsak

Posted by süreyya

Kalınbarsak ( Kolon ) –Rektum ve Anüs hastalıklarının incelenmesinde kullanılan Endoskopik yöntemlerden en önemlisidir. Anüsten başlayarak Rektum ve Kolonların tamamının görülerek muayenesidir. Alet, yaklaşık 1 cm kalınlığında olup kolonların tamamını inceleyebilecek uzunlukta (1.75 m) ve barsak kıvrımlarına uygunluk gösterebilecek ( fleksibl) bir yapıdadır. Bu muayene sırasında lezyonu ( hastalıklı kısım )görmenin yanı sıra, gerekir ise buralardan biyopsi yapılabilir. Ayrıca poliplerin çıkarılması (polipektomi) ve kanama odaklarına sklerozan madde (kan durdurucu) enjeksiyonu yapılabilir.

KOLONOSKOPİ HANGİ KOŞULLARDA YAPILIR ?

* KOLO-REKTAL HASTALIKLARIN GENEL BELİRTİLERİNDE
* 50 yaşdan sonra 3-5 yılda bir kez rutin muayene olarak,
* Karına ait izah edilemeyen müphem belirtilerde,
* Kolon ve Rektum kanseri veya polipleri nedeni ile daha önce tedavi edilen hastaların izlenmesinde,
* Ülseratif kolit ve crohn gibi iltihabi barsak hastalığı olanların izlenmesinde,
* Yakın akrabasında (anne, baba, kardeş ) kolon-rektum kanseri olanlarda

40 yaşından sonra 2-3 yılda bir kez, yapılır.

KOLONOSKOPİ NASIL YAPILIR ?

Posted by süreyya

OSTOMİ, Yunanca’da herhangi bir iç organın deri yüzeyine ağızlaştırılmasına verilen isimdir.
Kolostomi- Kalın barsağın ( kolon ) karın dışına, deriye ağızlaştırılmasıdır.
İleostomi - İnce barsağın ( ileum ) karın dışına, deriye ağızlaştırılmasıdır.

Deriye yapılan bu ağızlaştırmalara yapıştırılan özel torbalara barsak kapsamı biriktirilir.Her gün bu torbalar yenisi ile değiştirilir.Ostomiler, kalıcı (hayat boyu) veya geçici (bir süre için) olabilir. Kalıcı Ostomiler genellikle anüse çok yakın Rektum kanserlerinde gerekebilir. Ayrıca Ülseratif Kolit, Familial Adenomatöz Polip( FAP) gibi hastalıklarda nadiren gerekebilir. Geçici olan ostomiler genellikle yapılan bir kolon ameliyatını korumak için birkaç ay süresince kullanılır, daha sonra burası kapatılarak, normal barsak pasajı sağlanır. Hastalar kalıcı ostomileri kolayca kabul etmek istemezler. Ancak bu işlem bir mecburiyetten yapılmaktadır. Ayrıca bugünün teknolojisinde son derece kullanışlı koku, sızıntı yapmayan torbalar mevcuttur. Günlük değişimler ile yenisi takılıp dolmuş olan torbalar atılır.

Prof. Dr. Adil Baykan

Posted by süreyya

Kolon ve Rektumun iç duvarından barsak kanalının içine doğru büyüyen oluşumlardır. Bunlardan bazıları saplı bir şekilde kanal içine sarkarken, diğerleri barsak duvarına yapışık bir şekildedirler.

Poliplerin büyüklükleri 1 –2 mm den 4-5 cm yi geçen boyutlara ulaşabilir. Bunlar başlangıçta iyi huylu ( benign) oluşumlardır. Ancak 1 cm yi geçen büyüklükteki poliplerde habaset ( malignite) şansı artmaya başlar.Bu nedenle büyük poliplerin çıkarılarak (Polipektomi), patolojik tahlillerinin yapılması gerekir. Bu işlem KOLONOSKOPİK tetkik sırasında yapılır.

KOLO-REKTAL POLİPLERİN BELİRTİLERİ NELERDİR ?

Rektal kanama, sümüksü akıntı, barsak fonksiyonunda değişiklikler, ishal, kabızlık ve bazende karın ağrısı belirtileri yapar.

TEŞHİS YÖNTEMLERİ NELERDİR ?

Gaitada gizli kan araştırılması, Endoskopik ( özellikle KOLONOSKOPİ ) tetkikler ve çift kontrast lavmanlı baryum grafisi ile tanı konur.

POLİPLERİN ÖNEMİ NEDİR ?

Posted by süreyya

Kolo - Rektal kanserler A.B.D. de her iki cinsde en sık görülen 2. kanser türüdür. Yılda ortalama 140.000 kişi hastalığa yakalanmakta ve yılda ortalama 60.000 kişide bu hastalıktan kaybedilmektedir. Yurdumuzda da tanı yöntemlerinin artması, kişilerin hastalık belirtilerini daha iyi algılamaları ve hekime başvurma olanaklarının artması, beslenme alışkanlığımızında giderek daha çok endüstriyel gıdalara kayması sonucu bu kanserlerle daha sık karşılaşmamıza neden olmaktadır. Ancak erken teşhis ve tedavi yöntemleri uygulanabildiği takdirde Kolo - Rektal Kanserler tedaviden ençok yararlanan iç organ kanserleridir. Hatta TARAMA ( Screening) testleri ile hastalık oluşmadan, oluşmuş ise belirtileri daha ortaya çıkmadan saptanabilmekte ve gerekli tedavisi yapılarak tam şifa sağlanabilmektedir. Çünkü genelde ( % 95 ) Kolo-Rektal kanserler POLİP lerden gelişmektedir.

Henüz kanser gelişmeden bu polipler tarama testlerinde saptanarak POLİPEKTOMİ ( Kolonoskop ile polipin barsaktan alınması) ile çıkarılırsa ilerde oluşabilecek veya henüz çok küçük seviyede oluşmuş bir kanser barsaktan uzaklaştırılmış olacaktır.

KİMLER RİSK ALTINDADIR ?

Posted by süreyya

Kalın Barsak (Kolon), Rektum ve Anüs (Makat) sindirim sistemimizin İnce Barsaklardan sonra gelen kısımlarıdır. Kalınbarsak ortalama 1,5 m uzunluğundadır. Karın içerisinde ters dönmüş U harfi şeklinde karnın sağ alt tarafından kör barsak (çekum ) ile başlar ve yukarı doğru çıkar (çıkan kolon ) karaciğer altından keskin bir dönüşle karnı yatay olarak (transvers kolon) geçer Sol üst köşede yerleşen dalağın altına geldiğinde yine keskin bir dönüş yaparak sol taraftan aşağıya doğru yönelir (inen kolon ). İnenkolon, sigmoid kolon denilen kolonun son kısmı ile Rektumla birleşir. Rektum, Kalın barsağın genişlemesi sonucu oluşan ortalama 15 cm uzunluğunda olup sindirim sistemimizin son kısmıdır. Anüsle dışarı açılır.

Kolon ve Rektum hastalıkları, hafif şiddette rahatsızlıklardan, hayatı tehdit edici durumlara kadar ilerleyen rahatsızlıklara neden olabilir. Bu hastalıklarda erken teşhis ve tedavi çoğu kez hayat kurtarıcı olabilmektedir. Ne var ki hastaların çoğu bilgi eksikliği, ihmal, utanma gibi nedenlerden dolayı hekime geç başvurmaktadır.

KOLO-REKTAL HASTALIKLARIN GENEL BELİRTİLERİ NELERDİR ?

Posted by Arif

Kalın bağırsak sindirilmeyen maddeleri toplama ve atma işini görür. İnce bağırsakla kalın bağırsağın birleştiği yerde kör bağırsak (çekum) bulunur.

İnsanda, bu kör bağırsağın ucunda, körelmiş bir çıkıntı apandix bulunur. Kalın bağırsak rektum denilen bir yapı ile sonlanır. Rektumun dışa açılan kısmına anüs denir. Kalın bağırsakta ince bağırsaktan farklı olarak villuslar bulunmaz ve kimyasal sindirim yapılmaz.

Kalın bağırsakta sindirim gerçekleşmez. Sindirilmiş besinlerden geriye kalan posa kalın bağırsakta ilerlerken su ve minerallerin emilimi gerçekleştirir.

Sindirim sisteminin anatomisinde kalın bağırsak ince bağırsak ile anus arasındaki kısımdır. Toplam uzunluğu 1.5 metre olup, sindirim sisteminin beşte birini oluşturur. Başlangıcında yer alan çekumda çapı en geniştir, sonra kolon boyunca gittikçe daralır, anal kanaldan hem önce yer alan rektumda epeyce bir genişler.

Sindirilen Besinlerin Kana Geçmesi

Besin maddelerinin sindirimi tamamlandıktan sonra dolaşım sistemine aktarılmasına emilim denir. İki yolla olur:


Son yorumlar