warning: Creating default object from empty value in /home/icom/domains/ihya.com/public_html/saglik/modules/taxonomy/taxonomy.pages.inc on line 33.

Diş sağlığı, Diş hakkında bilgi, Diş tedavisi

Daha sağlıklı dişler için sorun gelmeden çözümlerini okuyalım. Bilim ve sağlık sitemiz bu alanda sizlere kapsamlı bilgiler sunmakta.
Posted by YaSemin

Ağız ve diş sağlığının devamlılığını sağlamak için yaşam boyu etkili ve yeterli bakım gereklidir.

Ancak kadınlarda ağız ve diş bakımı , yaşamlarının belirli bölümünü alan puberte, bebek emzirme, hamilelik, mensturasyon ve menapoz , dönemlerinde ayrıcalık göstermektedir.

"Her doğumda bir diş kaybedilir" düşüncesi doğru mu?

"Hamilelik sırasında bebeğin kendisi için gerekli olan kalsiyumu annenin dişlerinden alarak annesinin dişlerinin çabuk çürümesine yol açtığı, bu nedenle hamile annelerin diş kaybına uğradığı " düşüncesi tamamen yanlıştır.

Hamilelik sırasında annenin dişlerinden kalsiyum kaybı olduğuna dair herhangi bir bilimsel kanıt yoktur. Bu dönemde bebeğin ve annenin kemiklerinin sağlıklı olabilmesi için annenin günlük 1200-1500 mg kalsiyuma gereksinimi vardır.

Hamilelik döneminde kadın süt ve süt ürünleri ile yeşil yapraklı sebzeler gibi kalsiyum dan zengin gıdalar alarak kalsiyum gereksinimini karşılamalıdır. Eğer gıdalarla yeterli kalsiyum sağlanamazsa bebeğin gelişimi için gerekli olan miktar annenin kemiklerinden karşılanır.

Dişlerden kalsiyum çözünmesi olmaz.

Posted by YaSemin

Kadınların ergenlik, mensturasyon, hamilelik , emzirme ve menapoz dönemlerinde vücutlarındaki cinsiyet hormonları seviyesinde bazı dalgalanmalar olmaktadır. Bu hormonal değişiklikler doğrudan ya da dolaylı olarak ağız ve diş sağlığını etkileyebilmektedir.

Ergenlik çağında

Cinsiyet hormonu seviyesindeki dalgalanmalar, özellikle mensturasyon dönemlerinde, diş eti kızarıklıklarına ve dişeti kanamalarına neden olabilmektedir. Bu dönemde ağız içerisinde herpes tipi viral lezyonlara ve ülserasyonlara sıklıkla rastlanılmaktadır.

Hamilelik döneminde

Posted by YaSemin

Diş telleri kusurlu ısırma (malocclusion) ile kayan dişleri düzeltmek için kullanılan bir yoldu. Ancak bugün bazı durumlarda geleneksel ortodonti tedavilerinde kullanılan braket ve tellerine gerek kalmadan dişleri düzeltmeyi sağlayan Invisalign sistemi bulunmaktadır.

Patentli olan Invisalign sistemi, dişleri aşama aşama yeniden yerleştirmek için bir seri renksiz, çıkarılabilir düzleştiriciler kullanmaktadır. Invisalign sisteminin seçilmesinin nedeni, diş tellerine göre daha iyi görünmesindendir. Ayrıca çıkarılabilir olduklarından, yemek sonrası dişleri temizlemek daha kolaydır. Invisalign düz ve rahattır, bu nedenle diş etlerinizde, yanağınızda ve dilinizde iltihaba neden olmazlar. Invisalign sistemi, metallerde karşılaşabileceğiniz alerjik tepkiler de yaratmaz.

Posted by YaSemin

Dişler düzgün temizlenmediğinde, üzerlerinde ve aralarında biriken yiyecek artıkları bakteriler üretirler. Bakteri plağı dediğimiz bu püremsi birikintiler, diş çürüklerinin ve dişeti iltihaplarının baş sorumlusu olup, zamanla tükürüğün çökelmesi sonucu diş taşlarını oluştururlar.

Bakteri plağının içinde üreyen mikroorganizmalar, şekerli gıdaları parçalayarak asit üretirler. Ve bu asit, dişi küçük bir bölgeden başlayıp giderek büyüyen bir şekilde çürütür. Daha ileri safhalarda çekim kaçınılmaz olabilir.

Dişeti iltihabının ilk belirtisi dişetindeki kanamalardır. Dişetlerinde renk, şekil bozuklukları ve ağız kokusu ile kendini daha da belli eder. Dişeti iltihabının neden olduğu diş kayıpları, çürüklerin neden olduğu diş kayıplarından çok daha fazladır.
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki , Sağlıklı dişeti açık pembe renktedir. Dişe ve kemiğe sıkıca yapışmış olup, portakal kabuğuna benzer parlak - pütürlü bir görünümü vardır.

Diş eti Hastalığının Belirtileri :

* Diş eti hastalıklarının ilk ve en önemli belirtisi dişeti kanamasıdır. Sağlıklı dişeti kanamaz
* Diş etlerinde şişmeler, kızarmalar oluyorsa,

Posted by YaSemin

Dişhekimliğinin bir uzmanlık dalı olan ortodonti (ortodonti uzmanı = ortodontist), diş, çene ve yüz kompleksini normal yapı ve gelişim, anomaliler ve anomalilerin tedavisi yönünden ele alan bilim dalıdır. Önceleri estetik amaçla işe başlanmış zaman içerisinde sınırları genişletilip, bugünkü konumuna ulaşılmıştır. Günümüzde ortodontinin hitap ettiği kitle oldukça genişlemiş ve uygulama alanı da aynı oranda artmıştır. Son yıllarda yapılan araştırmaların sonuçlarına göre tüm dünyada koruyucu dişhekimliğinin önem kazanması, daha bilinçli bir kitle yaratmış ve diş çürüğü vakalarında gözle görülür bir azalma meydana gelmiştir, buna bağlı olarak da kalıtım, gelişim yetersizlikleri, çeşitli yanlış alışkanlıklar (parmak emme, uzun süre yalancı meme ve biberon kullanma, dudak ısırma) gibi faktörler sebebiyle oluşan rahatsızlıklar sonucu ortodontiye duyulan ilgi de artmıştır.

Ortodontinin sınırları

Posted by YaSemin

Diş çürükleri daha çok koyu renklenmelerle birlikte görülen oyuklar olarak algılanmaktadır. Önlenebilir bir hastalık olmasına karşın dünyada diş çürüğü deneyimi yaşamayan çok az insan vardır.

Dişler neden çürür?

Ağızda bulunan bakterilerden oluşan bakteri plağı, şekerli ve unlu yiyeceklerin ağızda kalan artıklarından asit oluşturabilmektedir. Bu asitler, dişlerin mineral dokusunu çözerek dişin minesinin bozulmasına ve sonuçta da diş çürüğünün başlamasına ve dişhekimlerinin kavite dedikleri oyuklara neden olmaktadırlar.
Uzun yıllar, nedeni bilinmeyen bir hastalık gözüyle bakılan diş çürüğünün günümüzde "çok sebebe bağlı bir hastalık" olduğu anlaşılmıştır. Diş çürüğünün başlıca 3 etkeni vardır:

*Bakteri plağı (Diş plağı adı da verilir),
*Karbonhidratlı gıdalar (Şeker, un... gibi),
*Bünyesel etkenler (Dişin yapısı. tükürüğün bileşimi... gibi)

Diş sağlığı dengeli olan bir kimsede bu etkenlerden birisi değişikliğe uğrarsa, çürük ortaya çıkar.

Çürük belirtileri nelerdir?

Posted by YaSemin

Kişiler genellikle, beklenmedik zamanlarda ortaya çıkan, dişlerindeki acil sorunlara yönelik ilk yardımın nasıl yapılacağı konusunda yeterli bilgiye sahip değildirler. Oysa yapılacak çok basit uygulamalarla daha sonradan çözümlenmesi çok zor olan tabloların ortaya çıkması önlenebilmektedir.

Acil yaklaşım gerektiren diş sorunları nelerdir?

Diş ağrısı

* Ağrıyan diş üzerinde ve dişlerin arasında bulunan gıda birikintileri, diş fırçası ve diş ipi kullanılarak temizlenmeli ve yarım su bardağına yarım çay kaşığı tuz ilave edilerek elde edilen tuzlu su ile ağız iyice çalkalanmalıdır.
* Kesinlikle ağrıyan diş üzerine ASPİRİN ya da herhangi bir ağrı kesici ilaç uygulanmamalıdır. Kimyasal yapıları nedeni ile bu gibi ilaçlar diş etinde ve çevre yumuşak dokularda tahrişlere neden olabilmektedir. Bu da diş ağrısının yanında ikinci bir ağrının oluşmasına neden olacaktır.
* Eğer iltihap nedeni ile yüzde şişlik oluşmuşsa o bölgeye soğuk kompres yapılmalıdır.
* Dişhekimine gitmeden önce bir ağrı kesici ilaç alınabilir.

Posted by YaSemin

Daha önceleri sadece ülkelere veya bölgelere has kabul edilen hastalıklar, artık bütün dünyaya rahatlıkla yayılabiliyor.

Dünyada AIDS gibi hastalıkların yayılması; çoğu alanda olduğu gibi, diş hekimliğinde de modern enfeksiyon kontrollerini zorunlu kıldı. Önemli olan, diş tedavisi esnasında daha önceden sizde olmayan bir mikrop veya hastalığın size bulaşmamasıdır. Tüm bu sebeplerle; muayenehanelerde ve kliniklerde enfeksiyon kontrolüne azami ölçüde dikkat edilmelidir.

Otoklav Kullanımı
Otoklavlar hacimleri 18-76 litre arasında değişen, içine konulan tıbbi malzemeleri sterilize etmek için basınçlı buhar uygulayan aygıtlardır. Dişhekimliğinde kuru hava sterilizatörü kullanan kliniklerde sterilizasyonda başarısızlık oranı %60 olarak tespit edilmiştir. Otoklav kullanılan kliniklerde sterilizasyon açısından bir başarısızlıkla karşılaşılmamıştır. Tek başına ısı veya tek başına basınç, sterilizasyon için yeterli olamaz. Dikkat edilmesi gereken kural; ısı ve basıncın aynı anda belli bir süre uygulanmasıdır. Ancak bu şekilde bakterilerin spor formlarını yoketmek mümkündür.

Posted by YaSemin

Yetişkinlerde diş kayıplarının büyük bir çoğunluğu diş etlerinden ve dişleri çevreleyen kemikten kaynaklanır.

Dişeti hastalıklarına, film tabakası kalınlığında, dişlerin yüzeyine yapışan ve plak denilen bakteriler sebep olur.

Eğer plak temizlenmezse tartar (kalkülüs) denilen diştaşlarına dönüşür. Plak ve diştaşlarının birikmesi ağzımızda tahrip edici bakterilerin çoğalmasını sağlar ve bunun sonunda diş ve dişeti arasında cep denilen boşluklar ve dişeti çekilmeleri oluşur.

Bakteriler dişin çevresindeki kemik tahribine yol açan enzim salgılarlar.Ve sonunda diş kaybedilir.

Diş temizliği dişeti hastalıklarıyla mücadelenin temelini oluşturur.

Posted by YaSemin

Diş kırılması/Diş yaralanması durumunda tedaviye yardımcı olabileceğinden -mümkünse- kırılan diş parçası koruma altına alınmalıdır. Diş kırılması sonrası otuz dakika içinde diş hekimine başvurulmalıdır. Kırılan bölgede kanama varsa temiz gazlı bir bez ile kompres yapılmalıdır. Buna rağmen kanama onbeş dakika içinde durmazsa en yakın sağlık kuruluşuna gidilmelidir.

Diş kırılmaları, dişlerin yerlerinden oynaması ya da çıkması, ağız dokularında yaralanmalar ve beyin sarsıntısı genellikle basketbol, futbol gibi temas sporları yaparken düşme ve çarpmalar ya da trafik kazaları sonucunda meydana gelmektedir. Özellikle temas sporları yapan çocuklarda meydana gelebilecek ağız yaralanmalarını ve diş kırıklarınıengellemek için ağız koruyucusu (mounth guard) kullanılmalıdır.

Diş kırılması sonrasında, diş travma sebebi ile kendi yuvasında yer değiştirirse hafif bir parmak basıncı ile diş eski konumuna getirilmeye çalışılmalıdır. Dişi yuvasına yerleştirilirken kesinlikle zorlanmamalıdır.

Daimi dişin yerinden çıkması

Posted by YaSemin

Koruyucu diş hekimliği ağızda ilk dişin sürmesiyle başlayıp yaşam sonuna kadar süren bir kontrol/tedavi kavramıdır.

Çocuklukta Koruyucu Hekimlik

*Diş fırçalama

*Diş gelişiminin takip edilmesi

*Diş ipi kullanma

*Florür uygulaması

*Kötü alışkanlıkların kontrolü (parmak-dil emme, tırnak yeme vb.)

*Ortodontik tedavi

*Uygun beslenme alışkanlığı kazandırma

*Fissür örtücüler

*Darbelerden koruma (spor koruyucuları)

*Ailenin işbirliği konularını kapsar.

Mevcut dişleri çürük oluşmadan korumak, çocuğun daha iyi beslenmesini, açık ve net konuşmasını ve sonuçta genel sağlığını olumlu etkileyerek daha mutlu bir çocuk olmasını sağlar.

Aile ve hekim, işbirliği içinde fırçalama, diş ipi kullanma, beslenme alışkanlıklarını düzenleme, florür kullanma ve rutin kontrolleri aksatmadan yerine getirmeyi başarabilirlerse çocuğa ömür boyu sürecek iyi alışkanlıklar kazandırmış olurlar.

Yaşlılıkta Koruyucu Hekimlik

Posted by YaSemin

Kötü ağız kokusu, çoğu zaman mahcubiyete, sosyo-psikolojik problemlere sebep olur; hatta evlilikleri bile olumsuz etkileyebilir.

SEBEPLERİ:

* Ağız boşluğunda yaşayan bakterilerin artıkları olan sülfürlü bileşikler kötü kokuya yol açar. Ölü veya ölmek üzere olan bakteriler sülfür bileşikleri açığa çıkarır.
* Bakteri tabakaları ve yiyecek artıkları dilin arka tarafında birikir. Dilin yüzeyi oldukça pürüzlü bir yapıdadır ve bakterilerin yaşamasına elverişli bir özelliğe sahiptir. Büyük miktarda sülfür bileşikleri de bu alanlarda birikir.
* Eğer diş yüzeyi temizlenmezse kısa sürede bakterilerin yaşamasına elverişli bir hal alır.
* İleri derecede dişeti rahatsızlığına sahip olanlarda kişinin kendi başına temizleyebilmesi pek mümkün olmayan, ulaşılamayan alanlar vardır. derin dişeti cepleri gibi böyle alanlar da kötü kokuya sebep olur.
* Şanslıyız ki ağız boşluğundan kaynaklanan kötü kokuların tedavisi kısa sürede sonuç vermektedir ve problem halledilebilmektedir.

TEDAVİ YÖNTEMLERİ (Ağız boşluğu kaynaklılarda)

Posted by YaSemin

Çağdaş toplumlarda kişiler dişlerinin görünümünü önemserler, öyle ki dişlerdeki renk ve şekil bozuklukları bireyde psikolojik rahatsızlıklara kadar varan problemlere neden olabilir. Diş hekimliğinde estetik ve restoratif maddelerin gelişmesiyle pek çok şekil, renk ve pozisyon bozuklukları rahatlıkla çözümlenebilmektedir. Gülüş Tasarımı işte burada çok önemli bir işlevi üstlenmektedir.

Gülüş Tasarımı Nedir?

Gülüş tasarımı, hekimlik ve sanatın birlikte uygulanarak, size özel ideal gülüşünüzü yenilemektir. Sizin birtakım kişisel istekleriniz ile sağlık ve doğallığı da birleştirerek sağlıklı bir gülüşü planlamaktır.

Gülüş Tasarımına Nereden Başlanır?

Size yakışan estetik gülüş ifadesini belirlerken diğer faktörler:

Yüz Hatlarınız

Cinsiyetiniz

Yaşınız

Gülüş simetrisi

Dişlerinizin sıralanışı ve renkleri

Dudaklarınız

Dişetleriniz

Posted by Nevbahar

Gaziantep Dişhekimleri Odası Başkanı Zafer Çolakoğlu, eksik dişlerin gastrit ve ülser gibi ciddi mide sorunlarına neden olabileceğini söyledi. Ağız ve dişlerde meydana gelen bir sorunun birçok hastalığa yol açtığını ve neredeyse bütün vücudu etkilediğini belirtti.

Dişlerin sadece estetik açısından önemli olmadığının unutulmaması gerektiğini, dişlerin aynı zamanda konuşmayı desteklediğini ve sindirim sisteminin bir parçası olduğunu ifade eden Çolakoğlu, şöyle konuştu:

"Dişlerin eksik olması besinlerin yeterince parçalanamamasına ve olduğu gibi mideye aktarılmasına neden olur. Bu nedenle mide bu besinleri öğütmek için çok daha fazla çaba harcar, hazım ve sindirim zorlaşır. Eksik dişler bu nedenle gastrit ve ülser gibi ciddi mide sorunlarına neden olabilir. Bu hastalıklar tedavisi uzun süren ciddi hastalıklardır."

Çolakoğlu, sadece eksik dişlerin değil diş etinde ya da dişte meydana gelebilecek bir enfeksiyonun da vücudu olumsuz etkileyebileceğini ifade etti. Bu enfeksiyonların mide yoluyla dolaşımsistemine yayıldığını ve vücudun bütününe etki edebildiğini vurgulayan Çolakoğlu, şöyle devam etti:

Posted by Nevbahar

Ağız ve Diş Sağlığı Haberleri

Posted by YaSemin

Adeziv sistem (bonding) nedir?

Dişin rengini veya şeklini değiştirmek, büyütmek ya da bir kusurunu tedavi etmek amacıyla dişe yapılan ilavelerdir. Bu amaçla kullanılan malzemeler (mikrofil ajanlar), doğal dişin dış yüzeyine tutturularak şekil ve renk bozuklukları kolayca giderilebilir.

Bonding, günümüzde en çok ve en son uygulanan koruyucu dişhekimliği işlemlerinden biridir. Çoğu durumda, en az miktarda diş kaybı ile bu işlem gerçekleştirilir.
Bu sistem uygulanırken ağrı hissedilir mi?

Hayır! Pek çok durumda, dişi uyuşturmaya bile gerek duymadan bu işlem uygulanabilir.
Doğal görünür mü?

Evet! Kozmetik dişhekimliğinde yetkin bir dişhekimi tarafından yapıldığında doğal görünür.

Adeziv sistem uygulanan dişlerde zamanla renk değişimi olur mu?

Posted by YaSemin

Ağız ve Diş Sağlığı Hakkında Merak Ettikleriniz

Posted by İpek

Süt dişlerinin birinci görevi çocuğun düzgün beslenmesini sağlamaktır. Ayrıca konuşmanın düzgün gelişimi de süt dişlerinin varlığına bağlıdır. Bunların yanında aşağıdaki gibi bir görüntü, hiç kimsenin çocuğunda görmek istemeyeceği ciddi estetik sorunlara yol açmaktadır.

Süt dişleri kapladıkları alanı kendilerinin yerine gelecek olan kalıcı diş için korumakta ve kalıcı diş sürerken ona rehberlik yapmaktadırlar.
Süt dişi erken çekildiği zaman bu doğal yer tutuculuk fonksiyonu da ortadan kalkmaktadır.

Posted by İpek

Tedavi edilmeyen süt dişi çürükleri, ağrı, kötü koku, çiğneme zorluğu, beslenme bozukluğu ve çirkin görüntüye yol açar. Bu dönemdeki tedavi edilmeyen diş bozuklukları, ileride diş çarpıklığı, çene gelişiminde bozukluk ve genel sağlık problemlerine (romatizmadan kalp rahatsızlıklarına kadar) sebep olabilecektir. Dolayısıyla süt dişlerindeki çürükler, "nasıl olsa yerine yenileri gelecek" yanılgısına düşmeden tedavi edilmelidir.

Çocuk Diş Hekimliği, Çocuk Dişlerinin Önemi, Süt Dişleri ve Önemi

Süt dişlerindeki çürükler ; ağrı ile çocuğun çok küçük yaşlarda tanışmasına ve gelecekte bazı fobileri olmasına neden olabilir . Ayrıca bu çürükler süt dişlerinin çok erken kaybına neden olabilir.

Posted by İpek

Çürüğü tamamen engelleyebilecek bir aşı yada ilaç henüz geliştirilemedi. Ancak, çürük sayısını azaltmaya yönelik bazı malzemeler günümüzde kullanılmaktadır, bunlardan birisi; "fissür örtücü" dediğimiz malzemedir. Diş çürükleri genellikle azı ve küçükazı dişlerinin, çiğneyici yüzlerinde bulunan "fissür" adı verilen oluklarda başlar. Bahsettiğimiz malzemeyle olukların üzeri kapatılıp, o bölgeye mikrop, yemek artığı vs. nin sızması engellenerek çürük başlaması önlenir. Bu işlem, 6 yaşından itibaren çıkan kalıcı azı ve küçükazı dişlerine de uygulanabilir.

Çürüğü engellemenin başka bir yolu da dişlerin çürüğe karşı direncini artırmaktır. Dişlere yüzeysel florür uygulanması suretiyle bu direnç kazandırılır.


Son yorumlar