Akupunktur

Akupunktur

Dünya sağlık örgütünün kabul edip desteklediği Akupunktur tedavisinin başlangıcı insanlığın taş devrini yaşadığı zamanlara dayanır. İlk akupunktur araçları yeşim taşlarını yontarak ve uçlarını sivrilterek yapılan “bian” adı verilen taştan iğnelerdir. Binlerce yıllık bir tedavi yöntemi olan akupunktur, son 20-30 yılda birçok ülkede popüler olmuştur. Bilinen tedavilere dirençli birçok hastalıkta iyileşme sağlaması, ilaç tedavisindeki yan etkilerinin olmayışı, kolay uygulanması, emniyetli, etkili ve ekonomik oluşu nedeniyle modern tıpta önemli bir yer edinmiştir.

Akupunktur nedir :

Akupunktur aslında Çin tıbbının Jing Luo ( hat – ağ ) teorisine dayanır. Bu teori insan vücudundaki organ ve dokuların " Jing Luo " yani özel hat ve ağlar ile bağlandığını, onların " Jing Qi " yani yaşam kuvveti ile doldurulduğunu söyleyen ve insan vücudunu bir bütün kabul eden ilkedir. Çin tıbbına göre, vücutta dengede bulunan YİN ve YANG adlı iki prensibin dengede olma halinin bozulması ile hastalıklar oluşur. Akupunktur tedavisinin temelini insanı organik bir bütün kabul ederek Yin ve Yang arasındaki balansı dengeye getirmek oluşturur.

Geleneksel Çin tıbbının tanı kurallarına göre vücuttaki belli noktalara iğne batırarak veya ona eşdeğer başka usulleri kullanarak gerçekleşen bir nevi fizik tedavi yöntemidir.

Akupunktur yapılırken vücudumuzdaki bazı noktalar kullanılır. Bunlar teşhiste hastalığı yansıtan , tedavide uyarlanan yerlerdır. Bu noktalar aslında düzenli hatlar üzerindeki yüksek gerilimli ve düşük dirençli elektromanyetik odak noktalarıdır. İnsan vücudunda değişik niteliklere sahip toplam 761 tane nokta vardır. Akupunktur tedavisinde ise 166 kulak , 24 yüz , 23 burun , 27 el, 51 ayak ve 19 kafa noktası kullanılır.



Kullanıldığı hastalıklar :

WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tarafından onaylanan Akupunkturla tedavi edilen hastalıklardan en önemlileri şunlardır :

· Migren ve gerilim tipi baş ağrıları

· Trigeminal nevralji

· Fasial paralizi (yüz felci, 3-6 ay içinde)

· Periferal neuropati

· Parezi ve inme

· Poliomyelitis sekeli (ilk 3 - 6 ay içinde)

· Neurojenik mesane disfonksiyonu

· Menier sendromu

· Nokturnal enürezis (gece işemeleri)

· İnterkostal neuralji

· Servikobrakial sendrom

· Omuz kireçlenmesi

· Tenisçi dirseği

· Osteoartrit

· Siyatik

· Kardio-özafagial spazm

· Hıçkırık

· Akut ve kronik gastrit

· Gastrik hiperasidite

· Peptik ülser

· Akut ve kronik kolit

· Sigara Bağımlılığı

· Yiyecek Bağımlılığı ( Obezite )



· Konstipasyon

· Diare

· Akut ve kronik farengit

· Akut ve kronik rinit

· Akut sinuzit

· Akut bronşit

· Bronşial asthma

· Gingivit

· Diş ağrısı

· PMS (Menstrüel rahatsızlıklar)

· Spor yaralanmaları

· Cilt hastalıkları

· Depresyon

· Fonksiyonel frijidite (cinsel soğukluk)

· Fonksiyonel impotans (iktidarsızlık)

· Stres

· Hormonal bozukluklar

· Diabet

· Guatr

· İnfertilite (kısırlık)

· Cushing sendromu

· Alkol Bağımlılığı

· Morfin Bağımlılığı



Akupunktur ile Zayıflama :

Akupunktur çeşitli alışkanlıkların bırakılması tedavilerinde de kullanılır. Kilo verme de beslenme alışkanlıklarının ve yaşam tarzının değiştirilmesi ile mümkün olduğuna göre, bu yeni alışkanlıkların edinilmesi sırasında, akupunktur hastaya çok büyük kolaylıklar sağlar.

1. İştahi düzenler ve yemeklere saldırma güdüsünü ortadan kaldırır.
2. Mide asiditesi kontrol altına alınarak, mide kazınması, yanması gibi sorunlar engellenir.
3. Düşük kalorili beslenmeden dolayı yaşanabilecek halsizlik önlenir.
4. Metabolizma hızını düzenler. Akupunkturla tedavi gören hasta, kendi kendine yaptığı diyetlerden daha kolay kilo vermeyi başarır.
5. Akupunktur tedavisi sırasında, vücutta serotonin ve endorfin seviyeleri artmaktadır. Bu hormonlar diyet yapan kişiye huzur verir, sedasyon sağlar. Böylece diyet yapan kişi, eski yemek yeme zevkinin kısıtlanmasından dolayı huzursuzluk ve tedirginlik yaşamaz. Hastanın uzun süre diyete dayanabilmesinin nedeni ise Akupunktur'un oluşturduğu sedatif ve trankilizan etkisiden dolayıdır. Ayrıca hasta kilolarının eridiğini gördükçe daha çok motive olup, Akupunktur tedavisine dört elle sarılmaktadır.

Akupunktur ile Sigara Bırakma :

Yapılması gereken tek şey sigarayı bırakmaya karar vermektir. Bu, insanın yaşamında alabileceği en önemli kararlardan biridir. Bu kararı verdikten sonra Akupunktur, size sigarayı bırakmanızda büyük kolaylık sağlayacaktır.

İnsanlarda serotonin ve endorfin adı verilen iki madde vardır. Bunlar beyinde bulunur ve rahatlık, hoşluk, keyif ve huzur gibi duygular ile ilgilidirler. Normalde insanlarda kahkaha atınca, mutlu bir haber alınca ya da çikolata veya güzel bir tatlı yiyince, bir yeriniz acıyınca serotonin ve endorfin düzeyi yükselir. Ancak sigara içenlerde serotonin - endorfin salgılama işini sigara üstlendiğinden vücut otonomisini kaybetmiştir. Hani keyiflenince de, dertlenince de sigara içilir ya, işte, açıklaması budur.

Sigarayı bırakanlarda ilk hafta beyin serotonin salgılama işini gerçekleştiremediğinden vücut oldukça zor anlar yaşar. Beyin ancak 72 saat sonra eski görevini yapmaya başlar.Bu 72 saatlik süre içinde, hastanın yoksunluk belirtileri önlenirse, sigarayı bırakması çok kolaylaşır. Akupunktur ile tedavi, kişinin sigara içmemekten dolayı oluşabilecek şikayetleri ortadan kaldırır. Böylece sigara içmemeye karar vermiş olan kişi, bunu hiç zorlanmadan başarır. Çünkü Akupunktur tedavisi beyni yeniden sigaraya gerek duymadan serotonin ve endorfin salgılaması için uyarır ve bundan sonra da beyin eski otonomisini kazanır.



Moksibusyon (ağrının ısıtma yoluyla tedavisi) :

Türkçe anlamı: "Moksa otları ile seçilmiş Akupunktur noktalarını ısıtarak, yakarak tedavi etme" olan Moxibustion tedavi yöntemi Çinlilerin 4000 yıl öncesinden keşfettiği, hala Akupunktur merkezlerinde ve halk arasında çok yaygın kullandığı bir tür spesifik, sıradışı tedavi yöntemidir.

Moxibustion :

* Sinir uçlarının direkt ısıtılması.
* Akupunktur noktalarının kullanılması.
* Yin ve Yang enerji dengesinin yerine getirilebilmesi.
* Beş element teorisi esasına dayanan çalışma prensibi.

gibi özellikleri ile Geleneksel Çin Tıbbında'ki önemli yerini korumaktadır.
Ağrı sendromlarındaki üstün başarı oranı Moxibustion tedavi yöntemini daha da yüceltmektedir.
Tıpkı Hipokrat'ın dediği gibi : " Ağrı Dindirmek Nice İlahi Sanattır "

Doğadan özenle toplanan moksa otları Çin'deki ilaç fabrikalrında ayıklanır ve preslenerek seçilmiş Akupunktur noktalarına uygulanmak üzere ince çubuklar şeklinde hazırlanır. Hazırlanan moksa otları insan vücuduna batırılan iğnelerın üst kısmına yapıştırılarak ve yaki direk vücuda temas ettirilerek yakılır.

Çok yavaş yanması: seçilmiş noktayı, ısıtılması gereken bölgeyi ve yakı sinir uçlarını tam anlamıyla ısıtmayı sağlar. Moksa otunun yanmasından ortaya çıkan hoş kokusu ise hastaya sedasyon etkisi yapar.

Moksa otunun en çok kullanıldığı alan ise modern tıpta Algoloji dediğimiz ağrı kesme üniteleridir. Çok şiddetli eklem , kas ve yaki baş ağrılı şikayetlerde uygulanan 10 seanslık moxibustion terapisi ağrıların %85 azalmasını sağlamaktadır.

Moxibustion tedavi yönteminin diğer özellliği ise analjezik preparatların aksine kalıcı etki mekanızmasıdır. Yani kullandığımız ağrı kesici ilaçların belirli bir süre sonra kandaki yoğunluğu azaldığında etkisini yavaş - yavaş kaybetmesi ve mevcut ağrıların tekrer nüksetmesi kaçınılmaz iken moxibustion terapisi uygulandığında ağrılarda kalıcı bir iyileşme ve tekrarlamama mekanizmasıdır.

Sonuç böyle iken tamamen doğal olan ve doğadan insanın kullanmasına sunulan moksa otları mucizevi etkisi ile bir adım öne çıkmaktadır.

Moxibustion tedavi yöntemi Geleneksel Çin Tıbbında ayrı bir uzmanlık alanıdır.

Hazırlayanlar;

Dr Şahi Kuray

Dr Nejat Can
Top