Niels Bohr

Niels Bohr



Bohr, Danimarkalı bir fizikçidir. Danimarkalıların övünç duyduğu dört şey olduğu söylenir: Gemi endüstrisi, süt ürünleri,peri masalları yazarı Hans Anderson ve fizikçi Niels Bohr. Bohr, yalnız büyük bir fizikçi değil, aynı zamanda çok yetkin bir düşünür ve barışseverdir. Bilgin kişiliğiyle,insancıl davranışlarıyla örnek bir kişilikti. Atomun ilk kuantum modelini önerdi. Kuantum mekaniğinin ilk gelişmesinde aktif olarak katıldı ve bu konuda pek çok felsefi çalışmalar yaptı. Çekirdek fiziğine, çekirdeğin sıvı damlası modelinin geliştirilmesi ve çekirdek fisyonunu da içeren başka birçok önemli katkılar yaptı. Atomların yapısı ve onlardan yayılan ışınım üzerine yaptığı çalışmalar için 1922'de fizikte Nobel ödülünü kazandı. Bohr, yaşamının büyük bir kısmını Kopenhang'da geçirdi ve 1911'de Kopenhang Üniversitesinde doktorasını aldı. Bir sonraki yıl Cambridge'te J.J. Thomson'un yönetiminde çalıştığı İngiltere' ye gitti, ancak genç bilimci burada aradığını bulamadı. Bunda belki de İngilizcesinin yetersiz oluşu ve çevresiyle yeterince ilişki kuramaması da etkili oldu . Thomson, nedense bu Danimarkalı gence sıradan biri gözüyle bakıyordu. Tartışmalı bir toplantıda Bohr'un ileri sürdüğü bir çözümü irdelemeszini geri çevirmişi; ama kısa süre sonra kendisi bu düşünceleri dile getirmeye başlamıştı. Bu olayı içine sindireyen Bohr Cambridge- Cavendish'ten Manchester'e Ernest Rutherford'un yanına gitti. Rutherford bu sırada bilim dünyasının parlayan yıldızıdır. Rtuherford deneyciydi, Bohr ise kuramsal araştırmaya daha çok eğilimliydi. Bu farklı iki eğilim, iki büyük insan arasında ömür boyu sürecek dostluğun kurulmasına engel olmadı. 1912'de evlendi ve 1913'te o ilk destansı atom modelini öne sürdü.Bohr Atom Modeli

1916'da fizik profesörü olarak Kopenhang Üniversitesi'ne döndü. 1920'ler ve 1930'lar boyunca Kopenhang'da Carlsberg bira fabrikasının desteği ile İleri Araştırmalar Enstitüsü'nü yönetti. (Bu muhakkak ki teorik fizik alanına bira tarafından yapılan en büyük destek idi.) Enstitü, dünyanın en iyi fizikçileri için bir mıknatıs gibiydi ve fikir alış verişi için bir forum niteliğindeydi. Adam adama temeline dayalı fizik yapmaya katı bir şekilde inanan Bohr, konukları ile sorunları ortaya koymada, düşüncelerde ve tartışmalarda her zaman başı çekti. Einstein ve Schrödinger'in kuantum kuramına (daha doğrusu Kopenhag yorumuna) yönelttiği eleştirileri başarıyla yanıtlamada da başı çekti. Einstein 1930'da ünlü kutudaki saat deneyini, Podolsky ve Rosen ile birlikte 1935'te EPR Deneyi ni, Schrödinger de Schrödinger'in kedisi deneylerini ileri sürmüşlerdi. Bütün bu tartışmalarda doğanın nesnel gerçekliği, parçacık ve dalga özelliğinin yorumlanması, belirsizlik ilkesinin aşılıp aşılamayacağı konuları gündeme geldi. Bohr, bu eleştirilerin yanıtlanmasında tam bir kompozitör rolü oynadı.

Bohr, 1939'da bilimsel bir konferansa katılmak üzere Birleşik Devletleri ziyaret ettiğinde, Hahn ve Strassman tarafından Berlin'de uranyumun fisyonunun keşfedildiği haberini de getirdi. Kısa bir süre sonra diğer bilim adamları tarafından doğrulanan sonuçlar, İkinci Dünya Savaşı sırasında Birleşik Devletler'de geliştirilen atom bombasının temelleriydi. Bohr, Danimarka'ya döndü ve 1940'taki Alman işgali sırasında oradaydı. Nazi işgal hükümetinin kendisi konumundaki insanların öldürülmesi emrini öğrenince 1943'te İsveç'e kaçtı. Daha önce de tehlike altındaki pek çok Danimarka vatandaşının ve başka bilim adamının Nazi zulmünden kaçmasına yardım etti.

Her ne kadar Bohr, 1945'e kadar bizzat Los Alamos'taki Manhattan Projesi'nde çalıştıysa da,ilgili ülkeler arasındaki açıklık konusunda ilk adımın nükleer silahların kontrol altına alınması olduğunu derinden hissetti. Bu amaçla ABD Başkanı Roosevelt'le ve İngiltere Başbakanı Churcill ile görüşmeler yaptı ve atom hakkındaki bilgilerin zamanın Sovyetler Birliği ile paylaşılması gerektiğini savundu. Savaştan sonra,atom enerjisinin barışçı kullanımının geliştirilmesini içeren kararını, birçok insani yayın organında açıkladı. 1957'de de Barış İçin Atom ödülünü aldı. Oğlu Aage Bohr da büyük bir fizikçi oldu. O da 1975 Nobel fizik ödülünü kazandı.

John Archibald Wheeler'in özetlediği gibi " Bohr büyük bir bilim adamıydı. Dünya'nın en büyük Danimarka vatandaşı idi. O, büyük bir insandı."
Top