Türkiye'de 5 yaş altı çocuklar bodur oluyor
Türkiye'de 5 yaş altı çocuklar bodur oluyor
Uzmanlara göre, beslenme bozuklukları nedeniyle Türkiye'de 5 yaş altı çocukların yüzde 10'u yaşına göre bodur.
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Ulusal Beslenme Platformu Başkanı Prof. Dr. Perihan Arslan, Türkiye'de beslenme bozukluklarına dikkati çekerek, 5 yaş altı çocukların yüzde 10'unun yaşına göre bodur olduğunu, bu rakamın kırsal bölgelerde yüzde 17'ye kadar çıktığını belirtti. Arslan, şişmanlığın da son yıllarda çocuklarda yüzde 10- 15 oranında arttığını kaydetti.
İnsan sağlığını, beslenme, kalıtım, iklim ve çevre koşullarının etkilediğini belirten Prof. Dr. Perihan Arslan, bu etmenlerin başında beslenmenin geldiğini söyledi.
Türkiye'de gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin sağlık sorunlarının bir arada görüldüğünü kaydeden Arslan, “70 milyonun üzerinde nüfusa sahip ülkemizde, beslenmeye ilişkin sağlık sorunlarının nedenlerinden biri de, doğru gıdalarla beslenme bilgisinden yoksunluktur. Bu durum bebekler, çocuklar, gebe ve emzikli kadınlar ile yaşlılar başta olmak üzere toplumun tüm katmanları için önemlidir” diye konuştu.
Ek besinlere çok erken aylarda başlanıyor
Bebeklerde ek besinlere çok erken aylarda başlandığını, 2 aydan küçük bebeklerde anne sütü ile beslenmenin yüzde 70 oranındayken, 4-5. aylarda bu oranın yüzde 22'ya kadar düştüğünü belirten Arslan, iki ayın altında her 5 çocuktan birinin, evde yapılan mama ya da hazır mama ile beslendiğine dikkat çekti.
Beslenme bozuklukları nedeniyle 5 yaş altı çocukların yüzde 10'unun yaşına göre kısa boylu yani bodur olduğunu ifade eden Arslan, kırsal bölgelerde bunun yüzde 17'ye kadar çıktığını belirtti. Arslan, “Bodurluk, kronik beslenme bozukluğunun önemli bir göstergesidir. Yine çocuklarda yaşa göre ağırlığı az, yani zayıf olanların oranı yüzde 4- 6'dır. Ancak şişmanlık son yıllarda yüzde 10- 15 oranında çocuklarda da artmış olup 0- 5 yaş grubunda yüzde 3, 8- 10 yaş grubunda yüzde 9- 11'dir” dedi.
Arslan; ishal, üst solunum yolu enfeksiyonu, demir yetersizliği anemisi, diş çürükleri, raşitizm, iyot yetersizliğinin yetersiz ve dengesiz beslenme sorunlarından kaynaklı rahatsızlıklar olduğuna işaret etti.
Gebe ve emzikli kadınların yüzde 50'den fazlasında demir yetersizliği anemisi, basit guatr, başta D vitamini olmak üzere vitamin ve mineral yetersizliklerinin gözlendiğini kaydeden Perihan Arslan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Gebelikte yetersiz ve dengesiz beslenme doğum öncesinden başlayarak annenin ve bebeğin de sağlığını olumsuz etkilemektedir. Gençler ve yetişkin yaş grubundaki bireylerde de obezite, diyabet, koroner kalp hastalıkları, hipertansiyon, kanser, osteoporoz gibi kronik hastalık oranları giderek artmaktadır. Bu sağlık sorunlarının oluşumunun önlenmesi ve tedavisinde de doğru beslenme bilgisi önemlidir.”
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Ulusal Beslenme Platformu Başkanı Prof. Dr. Perihan Arslan, Türkiye'de beslenme bozukluklarına dikkati çekerek, 5 yaş altı çocukların yüzde 10'unun yaşına göre bodur olduğunu, bu rakamın kırsal bölgelerde yüzde 17'ye kadar çıktığını belirtti. Arslan, şişmanlığın da son yıllarda çocuklarda yüzde 10- 15 oranında arttığını kaydetti.
İnsan sağlığını, beslenme, kalıtım, iklim ve çevre koşullarının etkilediğini belirten Prof. Dr. Perihan Arslan, bu etmenlerin başında beslenmenin geldiğini söyledi.
Türkiye'de gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin sağlık sorunlarının bir arada görüldüğünü kaydeden Arslan, “70 milyonun üzerinde nüfusa sahip ülkemizde, beslenmeye ilişkin sağlık sorunlarının nedenlerinden biri de, doğru gıdalarla beslenme bilgisinden yoksunluktur. Bu durum bebekler, çocuklar, gebe ve emzikli kadınlar ile yaşlılar başta olmak üzere toplumun tüm katmanları için önemlidir” diye konuştu.
Ek besinlere çok erken aylarda başlanıyor
Bebeklerde ek besinlere çok erken aylarda başlandığını, 2 aydan küçük bebeklerde anne sütü ile beslenmenin yüzde 70 oranındayken, 4-5. aylarda bu oranın yüzde 22'ya kadar düştüğünü belirten Arslan, iki ayın altında her 5 çocuktan birinin, evde yapılan mama ya da hazır mama ile beslendiğine dikkat çekti.
Beslenme bozuklukları nedeniyle 5 yaş altı çocukların yüzde 10'unun yaşına göre kısa boylu yani bodur olduğunu ifade eden Arslan, kırsal bölgelerde bunun yüzde 17'ye kadar çıktığını belirtti. Arslan, “Bodurluk, kronik beslenme bozukluğunun önemli bir göstergesidir. Yine çocuklarda yaşa göre ağırlığı az, yani zayıf olanların oranı yüzde 4- 6'dır. Ancak şişmanlık son yıllarda yüzde 10- 15 oranında çocuklarda da artmış olup 0- 5 yaş grubunda yüzde 3, 8- 10 yaş grubunda yüzde 9- 11'dir” dedi.
Arslan; ishal, üst solunum yolu enfeksiyonu, demir yetersizliği anemisi, diş çürükleri, raşitizm, iyot yetersizliğinin yetersiz ve dengesiz beslenme sorunlarından kaynaklı rahatsızlıklar olduğuna işaret etti.
Gebe ve emzikli kadınların yüzde 50'den fazlasında demir yetersizliği anemisi, basit guatr, başta D vitamini olmak üzere vitamin ve mineral yetersizliklerinin gözlendiğini kaydeden Perihan Arslan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Gebelikte yetersiz ve dengesiz beslenme doğum öncesinden başlayarak annenin ve bebeğin de sağlığını olumsuz etkilemektedir. Gençler ve yetişkin yaş grubundaki bireylerde de obezite, diyabet, koroner kalp hastalıkları, hipertansiyon, kanser, osteoporoz gibi kronik hastalık oranları giderek artmaktadır. Bu sağlık sorunlarının oluşumunun önlenmesi ve tedavisinde de doğru beslenme bilgisi önemlidir.”
Konular
- 2013–2014 ÖĞRETİM YILI YURT SONUÇLARI İÇİN TIKLA!
- Sebze ve meyve günışığında saklanmalı
- Mutlu olmanın bilimsel açıdan kanıtlanmış 12 yolu
- İş yerindeki stres, diyabeti tetikliyor!
- Gözaltı Morluklarını Gidermenin Yolları
- Zihin Yapısı ve Bilinç
- Zihin yapısı ve çalışma sistemi nasıldır?
- Özgür İrade Nedir?
- Seçimlerimizi etkileyen faktörler nelerdir?
- Çevresel faktörler zihnimize etki eder mi?
- Rüyalar beyin fonksiyonlarına etki eder mi?
- Zihin Haritamız Nasıl Çalışır?
- Zihin Haritası Nerelerde Kullanılır?
- Zihin Haritası Nasıl Hazırlanır?
- Bilinçaltının temel özellikleri nelerdir?
- Bilinç ve bilinçdışı (bilinçaltı) nedir? Nasıl çalışır?
- Bilinçaltının Davranışlara Etkisi Nasıldır?
- Bilinçaltımız kuantum ile ilişkili midir?
- Kuantum düşünme nasıl yapılır?
- Bilinçaltımızı programlamak mümkün mü?
- Değişime Ne Kadar Açıksınız?
- Etkili iletişim kurmanın yolları nelerdir?
- Kendinizi Motive Etmenin Bazı Yolları
- Etkili İletişim Yöntemleri Nelerdir?
- Etkili İletişim Teknikleri Nelerdir?
- İletişimde Yapılan Hatalar Nelerdir?
- İstanbul - Prof. Dr. Erbuğ KESKİN
- İstanbul - Opr. Dr. Fatih AKOVA
- İstanbul - Prof. Dr. Halil TUĞTEPE
- Antibiyotik kullanımında yeni dönem