warning: Creating default object from empty value in /home/icom/domains/ihya.com/public_html/saglik/modules/taxonomy/taxonomy.pages.inc on line 33.

allerji

Posted by Arif

Allerji (direkt hipersensitive, atopik allerji) immun sistemin organizmada normalde reaksiyona yol açmayan bir maddeye (allerjene) karşı aşırı reaksiyonu olarak tanımlanabilir.

Allerjik hastalık herhangi bir yaşta başlayabilir.Tipik olarak 40 yaşından önce ve genellikle 2-15 yaşlar arasında ortaya çıkar.

Allerji tanısının önemi

Aslında allerjik rinit olan bir şahsın, bakteriyel ve viral üst solunum yolu hastalıklarından ayrılması için çoğu zaman birkaç mevsim geçmektedir.

Allerji tanısı erken dönemde koyularak, kişi allerjenden uzaklaşma, ilaç veya immunoterapi uygulanarak tedavi edilebilir.Özellikle gıda allerjisinde ispatlanmış en iyi tedavi allerjenin uzaklaştırılmasıdır.

Tanıda kullanılan yöntemler

1) İnvivo testler: Cilt testleri (Prick test, intradermoreaction). Bu yöntemlerin sensitiviteleri iyi olmakla birlikte hastayı allerjenle doğrudan karşılaştırdığından lokal ve bazen sistemik istenmeyen reaksiyonlar ortaya çıkabilir.

2) İnvitro testler ( Laboratuvar testleri): Total IgE ve allerjen spesifik IgE'lerin tayini (sadece Total IgE ölçümü genel bir bilgi sağlar, allerjenin cinsini belirmemek için allerjen spesifik IgE'lere bakılmalıdır.)

Sabahları bitmek bilmeyen hapşırık nöbetleri, yoğun burun akıntısı ve kaşıntı… Bu belirtiler alerjik rinitin en tipik belirtileri. Mevsim geçişlerinde ağaca, çiçeğe ya da rutin olarak ev tozu akarlarına karşı geliştirilen ve kişinin yaşam kalitesini ciddi biçimde bozan alerjik rinit için yeni tedavi yaklaşımı “rhinoliht” ile son derece başarılı sonuçlar alınabiliyor. Memorial Ataşehir Tıp Merkezi’nden KBB uzmanı Op. Dr. Oray Karaçaylı alerjik rinit ve tedavisi hakkında bilgi verdi.

Ailenizde varsa sizde de görülme olasılığı yüksek

Alerji immün (bağışıklık) sisteminin kendisi için tehlike oluşturmayan maddelere karşı savunmaya geçmesidir; yani immün sistemin fonksiyon bozukluğudur. Alerjik rinitte alerjen solunum ya da gıda yoluyla alınır, tanınır, şifrelenir ve bir daha karşılaşılması durumunda organizma bunu kendisi için tehlikeli olarak kodladığı için hapşırıkla, akıntıyla burnu tıkayarak ve kaşıntıyı artırarak uzaklaştırmaya çalışır.

Ailede genetik yatkınlık, sosyoekonomik düzeyin yüksekliği, siyah ırktan olmak, çevre kirliliği, evde hayvan beslenmesi, ailenin ilk çocuğu olma, evde sigara içilmesi, mamayla beslenme gibi iç ve dış etkenler alerjik rinit riskini artırmaktadır.

Posted by süreyya

Çocukluk döneminde başlayan, tekrar eden (mükerrer) ataklarla giden allerjik bir hastalık. Mevsimlik veya her zaman olmak üzere iki tipi vardır. Çiçek tozları, otlar, çimen ve küfler, mevsimlik; ev tozları ve yün ise parennial saman nezlesine sebep olur. Genellikle hastalar allerjik bünyelidir ve âilelerinde başka allerjik hastalık bulunur.

Hastalarda bol sulu burun akıntısı, hapşırma, burunda kaşıntı, her iki gözde sulanma, kaşıntı ve yanma vardır. Gözler şiş ve kızarık, burun mukozası soluk mâvimsi renktedir. Hastaların burun salgısı ve kanlarında akyuvarların eozinofil grubu artmıştır. Saman nezlesi yapan âmilin (allerjinin) ne olduğu ise deri testleriyle tespit edilir.

Hastalığın etkili tedâvisi yoktur. Hiposensitizasyon (duyarlılık azaltma) bâzan faydalıdır. Allerjen, ilgili mevsimden 2-3 ay önce başlayarak gitgide artan dozda hastaya şırınga edilir. Böylece allerjene karşı bağışıklık kazanmış olur.

Antihistaminler, efedrin ve fenil propanolamin faydalıdır. Sinirli ve gergin hastalara sâkinleştirici (müsekkin) verilir. Bunlarla kontrol edilemeyen vak’alarda belirtiler devâm ettiği sürece kortikosteroitler ağızdan veya teneffüs spreyleri hâlinde kullanılır.

Bahar döneminde alerjiler artış gösteriyor. Bu artışların nedeni ise polenler. Polenler ise, ot, ağaç ve çiçeklerin üremelerinde görev yapan, çapı ortalama 5-40 mikron arasında değişen yapılar. Polenler üreme hücresi olduklarından, bitkilerin dişi organlarına ulaşıyor. Bu nedenle polenlere ait klinik bulgular, bu bitkilerin çiçeklerinin açtığı bahar mevsiminde oluyor. Rüzgarla etrafa yayılan polenler de, alerjiye neden oluyor. Hatta rüzgarın etkisiyle kilometrelerce uzağa gidip alerjik tepkilere yol açıyor. Üstelik sadece rüzgar değil, böcek ve sineklerle de polenler yayılabiliyor.

Acıbadem Kadıköy Hastanesi Göğüs Hastalıkları ve Alerjik Hastalıklar Uzmanı Dr. Gülden Paşaoğlu Karakış, son yıllarda özellikle polen alerjili hastalarda aşı tedavisinin etkinliğinin kanıtlandığını söyledi. Polen alerjileri için günümüzde iki farklı aşı uygulanıyor:

Birinci yöntem, klasik uzun süreli uygulanması gereken ve oldukça etkili, kür olasılığı yüksek olan aşı uygulamasıdır.

Posted by süreyya

Çeşitli yollarla vücuda dışarıdan giren yabancı bazı maddelere karşı organizmanın göstermiş olduğu tepkiye bağlı belirtiler. Bu tepki normal insan vücudunda da vardır ve müdafaayı sağlar. Allerji bir aşırı tepki reaksiyonudur. Bu aşırı tepkiyi gösteren bünyelere de “Allerjik bünye” denir.

Allerjiyi meydana getiren maddeler (antijenler), ağız ve zerketme yolu ile vücuda girebildikleri gibi; bazıları, temas yoluyla da girebilir.

Ağız yolundan girerek allerji yapan bellibaşlı maddeler: Yumurta, balık, çilek, pastırma, sucuk, salam, tahin helvası, kaymak, süt ve sütlü besinler, çikolata gibi kakaolu besinler, kinin ve çeşitli ilaçlar, çiçek tozları, mantarlar, parfüm ve ev tozları ile birlikte alınan gözle görülmeyen böcekler.

Enjeksiyon (zerk) yoluyla girenler: Tetanoz, difteri, dizanteri ve buna benzer koruyucu serumlar, tedavide kullanılan bazı ilaçlar (penisilin allerjisi gibi)

Posted by lâle

Astım Nedir?

Astım akciğerlere kadar olan hava yollarını ( Bronşlar ) etkileyen bir hastalıktır. Bu hava yolları soluduğumuz havayı burundan itibaren akciğerlere kadar ulaştırır. Sağlıklı bir kişide bu soluma olayı kolayca gerçekleşir. Astımlı bir kişide ise bazı dönemlerde soluma zorluğu meydana gelir. Astım atağı sırasında bronşlar ( hava yolları ) daralır ve havanın geçişi zorlaşır. Bu hava yolu daralmasının bazı nedenleri vardır. Bunlar:

* Bronşları çevreleyen kasların kasılması sonucu hava yollarının daralması
* Bronşun içini saran zarın şişmesi
* Hava yollarında mukus ( sümük - balgam ) adı verilen yapışkan bir salgının aşırı salınması ve bu salgının hava yollarını
yer yer tıkaması

Astım Nöbetinin Belirtileri Nelerdir?

Posted by Arif

LOKAL ANESTETİK ALLERJİSİ

Lokal Anestetik Allerjisi Sık Rastlanılan Bir Durum mudur?

Lokal anestetiklere (LA) karşı allerjiden oldukça sık söz edilmesine rağmen allerjik mekanizmalar, bu ilaçlara bağlı
reaksiyonların %1' inden daha azından sorumludur. LA uygulaması sırasında görülen reaksiyonların büyük çoğunluğu ise ya ilacın toksik etkilerine bağlıdır veya uygulanan işlemin kendisi ile ilgilidir.

Lokal Anestetiklere Karşı Nasıl Allerjk Reaksiyon Gelişir?

İlaçların çoğu gibi LA ler de molekül ağırlığı 1000 daltonun altında küçük organik moleküller olduğu için bağışıklık hücrelerince tanınamazlar. Bu nedenle konağın bağışıklık cevabını uyarabilmesi için ilaç veya ilaç yıkım ürününün konak proteinleriyle birleşmesi gerekmektedir. Bu türden moleküllere hapten adı verilir. LA’lere bağlı allerjik reaksiyonlarda rol alan haptenler ile cilt testinde kullanılabilecek hapten-taşıyıcı protein solüsyonları henüz belirlenememiştir.

Reaksiyon Olmadan Önce Lokal Anestetik Allerjisi Tanınırsı Konulabilir mi?


Son yorumlar